Temmuz`da Umre Turları Başlıyor
Umre Turlarında 21.yıl

Tasavvufi Yönüyle Arafat

Arafat: Varlık, Arayış ve Aşkınlık Üzerine Tasavvufi ve Felsefi Bir Yaklaşım

Dr. Özer Akpınar – Araştırmacı / Tarihçi


Arafat, yalnızca Hac ibadetinin bir durağı değil; insanın kendi varlığıyla, Rabbiyle ve tüm varlık âlemiyle yüzleştiği ontolojik bir mekândır. Tasavvufta ve felsefede, bu tür mekânlar sıradan coğrafi alanlar olmaktan çıkar, ruhun sembolik menzillerine dönüşür.


Tasavvufi Yönüyle Arafat

Kendini bilmenin eşiği ve mekânıdır. Tasavvufa göre Arafat,
"Kendini bilenin Rabbini bildiği" bir mahşer provasını temsil eder.
Hacı, ihrama girdiğinde dünyevî kimliklerinden sıyrılır; Arafat’a ulaştığında ise o kimliksizliğin içinde mutlak "Ben"i arar. Bu, insanın nefsini terbiye ederek hakikate yönelmesidir.

Arafat, "arife" kökünden gelir. Bilmek, tanımak demektir.
Burada gerçekleşen duruş (Vakfe), sadece fiziksel bir duruş değil, aynı zamanda ruhun kendisiyle yüzleşmesidir. Nefsin aldatıcı perdeleri aralanır; kişi Rabbinin huzurunda, benliğini terk ederek "hiçlik" makamına yönelir.

Hz. Mevlânâ'nın dediği gibi:
“Hiçlikte bul kendini, çünkü hakikat oradadır.”


Arafat’ta Zaman ve Mekânın Ötesi Yaşanır

Arafat günü, tasavvufi anlamda “ezeli ahdin” hatırlandığı andır.
Ruhlar âleminde verilen “Elestü bi Rabbiküm” (Ben sizin Rabbiniz değil miyim?) hitabının yankısıdır.
Bu yankı, her hacıda, kendi varlığının ötesine geçerek mutlak varlığa yönelme arzusunu doğurur.

Zamandan sıyrılmış bu hâl, bir tür aşkınlık deneyimidir.
Bu, Platon’un idealar dünyasına yönelişi gibi, sûfinin mutlak hakikate yönelmesidir.
Burada bilgi, aklın sınırlarını aşar; aşkın, sezgisel bilgiye dönüşür.


Arafat: İnsan Olmanın Özüdür

Arafat, bir yeryüzü mekânından çok daha fazlasıdır.
O, insanın kendi içine yaptığı Seyr-i Sülûkun en parlak durağıdır.

Burada yapılan dua, aslında bir dil eylemi değil, ruhun haykırışıdır.
Kişi, kendisini yaratan Kudret’e yönelirken, aynı zamanda kendi hakikatine de ulaşır.

Tasavvufun derin sezgisiyle, felsefenin keskin sorgulaması burada birleşir.
Arafat, insanın hem ne olduğunu hem de ne olabileceğini kavradığı bir marifet düzlemidir.

Bir bakıma, her insan hayatının “Arafat’ı”, o kendini aradığı ve bulduğu andır.

Son güncelleme: 21.06.2025

Diğer Başlıklar